Haber

İmamoğlu: “Sayın Cumhurbaşkanımız İstanbul’un işleriyle uğraşmasın.

Haber: OKTAY YILDIRIM Kamera: ADEM KARABAYIR

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “yalan söylediği” ve “proje değil bahane ürettiği” iddialarına ilişkin, “2019’da Cumhurbaşkanlığı maaşı 74 bin 500 liraydı ve Bugünkü kurlarla 13 bin 500 dolardı, bugün ise yanılmıyorsam 183 bin lira civarına çıktı o maaş ama maalesef değeri 6 bin dolara düştü. bu hesaplarda sanırım İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bütçe hesapları, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilgili matematik yardımıyla süreci daha iyi okuyabiliyorlar, daha yeterli görebiliyorlar.Türkiye’yi yöneten akıl, zihniyet ve Sayın Cumhurbaşkanı. Bu rakamlarımızla İstanbul’un işiyle uğraşmamalı, emeklilerin geçim sıkıntısına, aldıkları maaşa bakmalı, kaç milyon açlık sınırının altında? Türkiye’nin her yerinde buna sahip çıkması gereken haneler var. Tekrar söyleyeyim, Türkiye’deki döviz artışına, maliyet artışlarına çare ve çözüm bulsun. Görevi ve sorumluluğu budur. “Sayın Cumhurbaşkanımızı görevini yapmaya davet ediyorum” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Süleymaniye’deki İstanbul Tasarım Müzesi’nin açılış törenine katıldı. İmamoğlu, “Burası hem tasarımcılarımıza, sanatçılarımıza hem de İstanbul’a, tarihimizin ve kültürümüzün gelişmesine hayırlı olsun.” İmaoğlu, törenin ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

“BİZİM BU TÜR BİR HAREKETE GEÇMEYECEĞİMİZİ EN İYİ BİLİYORLAR”

Bir gazetecinin sorusuna şöyle yanıt verdi: “Meral Akşener bu sabah küme toplantısında açıklama yaptı. Bizi engelleyen Beştepe değil Saraçhane oldu. Bir telefonla seçim panolarının engellendiğini söyledi. Açıklama yapacak mısınız? “

“Böyle bir hamleyi engellemeyeceğimizi, girişimde bulunmayacağımızı en iyi onlar biliyor. Şu anda bu açıklamayı neden yaptığını bilmiyorum ama muhtemelen bir billboard sorunudur çünkü bana böyle bir yansıma gösterdi arkadaşlar. Öncelikle” Üstelik burası sadece İstanbul değil, çeşitli şehirler.” Var. Bu işletmeler şehirlerde, şirketlerde, şirketlerde yönetiliyor. Onlarla konuşabilirler, tanışabilirler. Anlaşılan İstanbul’da Ekrem İmamoğlu üzerinden konuşmak, Ekrem İmamoğlu’na taş atmak öyle bir ikramiyenin böyle bir ikramiye alacağını düşünecek noktaya gidiyor, bu iyi. Ne de olsa alıştık. Atılan hiçbir taşın etkisi yoktur. Hakikat bize geldikçe her taş havada bir güle dönüşür. Dikkat olmak. Bizim öyle bir kaygımız yok. Biz halka karşı, demokrasiye karşı her zaman bir sorumluluk hissettik ve hiçbir zaman bu sorumluluğun dışında hareket etmedik. En yeterlisinin bu olduğunu bir kez daha ekliyorum Sayın Akşener biliyor.”

“CUMHURBAŞKANIMIZ BENİ TAKİP ETMEKTEN SIKILIRSA, GECE UYKUSUZ BIRAKILIRSA, DÜŞÜNMEDEN DURMAZIM”

İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan da her programda sizi hedef alan açıklamalar yapıyor. Hele ki ne yaptığınızı söylediğinizde o 5 yılda kendi deyimiyle ortalıkta yattığınızı ifade ediyor. Yine size en büyüğünü verdiğini söylüyor. Bütçe, ama sen proje değil, bahane uydurdun ama o bu sözlerle çelişmiyor.” “Cevap olarak ne söyleyeceksin?” dedi ki:

“Hep söyledim, söylemeye de devam edeceğim. İlk randevuyu aldığında ziyaretine gittiğim tarihi tam olarak hatırlamıyorum, sanırım Ocak 2020’ydi. Bana olan ilgisini hissettim, öyle olduğunu hissettim. ilk ziyaretimde bu ilgi hiç durmadı, yani sürekli beni takip ettiğini görebiliyorum, hatta gece gündüz de beni takip ediyor, işini yaptığını hissedebiliyorum, düşünmeden edemiyorum Sayın Başkan, beni takip etmekten yorulur mu, geceleri uykusuz mu kalır diye endişem var, umarım bana olan yoğun ilgisi görevini yapmasına engel olmaz, engel olmaz. Engel. Sayın Kurum’un açıklamalarında matematiğe değinmiştim. Bir de metro hesabı yapmıştı. Gerçekten matematiğin derin zaafını yaşattı bize. Ben hiçbir hesaplama, artı eksi, çarpan ya da bu kadar eksik bir yorum görmedim. Orada yine matematik problemleri olan bir takımla karşı karşıyayız.

SİZİ GÖREVİNİZİ YAPMAYA DAVET EDİYORUM: Açıkçası şöyle bir baktım. Yanlış hatırlamıyorsam rakamlar demişti. Cumhurbaşkanlığı maaşı 2019’da 74 bin 500 lira iken o günün kurlarıyla on üç bin 500 dolardı, bugün yanılmıyorsam o maaş 183 bin lira civarına çıktı ama maalesef fiyatı düştü. altı bin dolara çıktı. Yani bence bu hesaplamalara baktığımızda İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin bütçe hesaplarını daha net okuyabilir ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilgili matematik yardımıyla süreci daha uygun görebiliriz. Ben de bunu düşünmeden duramıyorum. Yani beş yıllık iktidarında kendine bile fayda sağlayamayan bir insan, milletimize nasıl fayda sağlayacak? Artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi üzerinden bütçelerle ilgili yorum yapmayı bıraksınlar; Az önce de belirttiğim gibi nitelikli, işini, ekonomisini, bütçesini iyi yöneten yol arkadaşlarım o milletin çocuklarıdır, ekonomik kuralları ve işlerin daha doğru yapılmasını yönetirler. Tüm zorluklara rağmen başarıyorlar. Türkiye’de enflasyonu yönetiyorlar ama artık görüyoruz ki, Türkiye’yi yöneten akıl, zihniyet ve Sayın Cumhurbaşkanımız bu rakamlarımızla İstanbul’un işiyle değil, emeklilerin geçim sıkıntısıyla, aldıkları maaşla ilgilenmeli. . Bakalım Türkiye’de kaç milyon hane açlık sınırının altında? Tekrar söyleyeyim, Türkiye’deki döviz artışına, maliyet artışlarına çare ve çare bulsun. Bu onun görevi ve sorumluluğudur. “Sayın Cumhurbaşkanımızı görevini yapmaya davet ediyorum.”

“METRO AÇILIŞINA DAVET EDİLMEDİM”

Bir gazetecinin, “Cumhurbaşkanımız İstanbul’daydı ve İstanbul Havalimanı metrosunun Gayrettepe bağlantısını açtı. Davet edildiniz mi?” sorusuna İmamoğlu, “Ne düşünüyorsunuz? Açılışa bile davet edemeyen bir ekibi var” dedi. Yoğun ilgiden dolayı sanırım talimat veriyorlar, öyle düşünüyorum. Çünkü yangın konusunda şöyle bir anlayış var: “Biz onun talimatıyla yangını söndürmeye bile gittik. Herhalde bizi bu tür açılışlara davet etmekten çekiniyorlar. Şimdi dediğimiz gibi yarın faks gönderebilirler, davet faksı. Ama bizi davet etmiyorlar. Ama yine de İstanbul Havalimanı’nın çok geç de olsa, büyük maliyet farklılıklarına maruz kalacağına inanıyorum, “Gayrettepe’ye giden metro hattının Gayrettepe’ye gelmesinden memnunum. Ancak beni davet etmeyen bir grupla karşı karşıyayız.” bu açılışa, daha doğrusu herhangi bir açılışa, daha önce olduğu gibi” dedi. İmamoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

DAVET ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ:

“Yaptığı işin, kullandığı bütçenin ve şu anda yönettiği şehrin kendisine ait olduğunu düşünüyor. Bu anlayışın bir tezahürüdür. Biz buna böyle bakıyoruz. Bu milletle ilgili bir konu. Mesela biz Burayı devletimizin tüm kurum ve ekiplerine açıyoruz, yeni değil, 10 yıldır aralıksız devam ediyor.” Neyse beni hiçbir şey şaşırtmadı. Yani maalesef açılışlarımıza kamu görevlileri, mülki amirlerimiz, bakanlarımız gelmedi, gelemiyor. Bunun tek sebebi Sayın Cumhurbaşkanımızın bu tutumu ve durumudur. Bu anlamda milleti birbirinden uzaklaştırmaya çalışıyor ama gördüğünüz bu. “Atmosferde olduğu gibi milletimizi birleştirmeye, buluşturmaya devam ediyoruz. Bu toprakların derin kültürüne, anlayışına, uzlaşmacı tutumuna ısrarla davet eden ve yakışan tavırlarla yolumuza devam ediyoruz. Bizi davet etmeseler bile, Onları davet etmeye devam edeceğiz.”

“MEDYA SAYIN KURAMA’YA SORSUN ‘KANAL İSTANBUL’ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ DUYALIM”

İmamoğlu, soruya şu cevabı verdi: “Metro hattının Kağıthane durağında da bir figür var, İstanbul figürü. Kanal İstanbul da İstanbul figüründe temsil ediliyor. Ne diyeceksiniz?”

“Kanal İstanbul’la ilgili çok şey söylüyorum, Kanal İstanbul’dan bahsetmeyen Kurum Bey’e sorun. Sesini alçaltmayan ama bu dönemde tek kelime duymadığımız Kurum Bey’e sorarak sorun” medya, ‘Kanal İstanbul hakkında ne düşünüyorsunuz?’ Duyalım bakalım, kamuoyunun gündeminde olmayan şeylerin bizim gündemimizde olmadığını bir daha söyleyecek mi acaba, lütfen basın mensuplarımız bu soruyu kendisine sorsunlar.

“KÖTÜ SÖZ SAHİBİNE AİTTİR”

İmamoğlu, “Cumhurbaşkan Erdoğan’ın Özgür Özel’e de eleştirileri vardı. Orada Özgür Özel’in adını söylerken ‘eşbaşkan’ ifadesini kullandı. Seni de orada diğer başkan olarak gösterdi. Ne söylemek istiyorsun?” diye sorulduğunda şöyle konuştu: , “Dolayısıyla bu tavır ve tavırlar, ne muhatabım ne de cevap verebileceğim biri olan kötü konuşan kişiye aittir” dedi.

“BİLGİSAYARA VE HARİTAYA BAKMALARINI TAVSİYE EDİYORUM”

Bir gazeteci İmamoğlu’na, “Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu, karayollarındaki kapalı gişeleri kaldıracaklarını söyledi. Siz de daha önce Ulaştırma Bakanlığı’na yazı yazmıştınız. Mahmutbey’deki trafiğin çözülmesi, uzatılması için, Şimdi de Murat Kurum’un sözleri “Ulaştırma Bakanlığı’nın bu açıklamasının, seçim sürecinin başladığı İstanbul’u kazanma sözü olduğunu söyleyebilir miyiz?” sorusunu İmamoğlu şöyle yanıtladı:

“Vallahi Sayın Uraloğlu doğru olanı yapıyor. En azından iyi bir şey yaptığında onlara teşekkür ediyoruz. İnşallah kaldırırlar, umarım daha önce de yazdığımız gibi Mahmutbey gişelerini daha ileriye taşırlar. Veya Sayın Sayın Mahmutbey gişeleri ve çevresinde trafiği düzenleme yetkisinin Ulaştırma Bakanlığı’na ait olduğunu bilmeyen Uraloğlu, Bu konuda Kuruma bir brifing daha verip bilgisayar ekranına veya haritaya bakmalarını öneririm. Orada eksik bir brifing vermiş olabilirler. Bu tür noktalardaki düzenleme çalışmalarında Sayın Bakanımız bu pahalı karar gibi kararlar alacak, örneğin Mahmutbey gişelerindeki trafik sorununu çözecek.” onlara. Ya da yazdığımız yazıya göre bize yetki versinler, biz de yapalım.”

ekinozuajans.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu